Zaman, zaman geçiyor Roza.
Durmuyor, durmuyor ne yapsam durmuyor.
Yaşlanıyor güllerim, zaman durmuyor.
Senin yüzün kırışıyor benimse anlım,
Durmuyor zaman; ne yapsam olmuyor Roza’m.
Çocuklar doğuyor, çocuklarımız oluyor.
Mini mini eller, eller ve ayaklar,
Neşeli güzel bebekler oluyor,
Durmuyor zaman yaşlanıyor insan.
Roza’m! Yaşlanıyor çocuklar.
Roza! Sen yine üzgünsün bugün,
Sanki, sanki elin yüzün yıpranmış çizgilenmişsin.
Aynaya bakıyor ağlıyorsun sessiz sessiz.
Roza’m durmuyor, durmuyor zaman durmuyor.
Artık önemli olan tek şey; sen ve ben, Roza’m! .
Ahmet Mahmut AKDAŞ
23.10.2008